BU İÇERİK PREMIUM ÜYELERİMİZE ÖZELDİR
Finans dünyasının derinliklerine dalmak ve özel analizlere erişmek için şimdi katılın!
BU İÇERİK PREMIUM ÜYELERİMİZE ÖZELDİR
Finans dünyasının derinliklerine dalmak ve özel analizlere erişmek için şimdi katılın!
BU İÇERİK PREMIUM ÜYELERİMİZE ÖZELDİR
Finans dünyasının derinliklerine dalmak ve özel analizlere erişmek için şimdi katılın!
BU İÇERİK PREMIUM ÜYELERİMİZE ÖZELDİR
Finans dünyasının derinliklerine dalmak ve özel analizlere erişmek için şimdi katılın!
Bugün 70. Bölümü yapıyoruz ve podcast serisine başladığımda bu kadar uzun süre devam edebileceğimden hiç emin değildim. Tabii satoshi radio tarafını da hesaba kattığımızda, bilmeyen var mı emin değilim ama ikinci bir podcast serisi olarak HODL Günlükleri serisini de hesaplarsak, bugünkü bölüm
Arada sırada, bazen herkes kendisini gelişmekte olan olaylar karşısında eşsiz bir konumda gibi görebilir ve o sihirli cümleyi kullanır genellikle: “Bu defa farklı.” Böyle bir cümleyi kullanırken yakaladığınızda kendinizi, büyük bir hata yapmak üzere olduğunuzu düşünerek görüşlerinizi tekrardan gözden geçirmenizi tavsiye ederim
Bölümleri hazırlarken genellikle bir düşünce akışıyla ilerliyorum ve konunun nerede toplanacağını ya da nerede biteceğini başladığım anda hiç bilmiyorum. Bazen sadece kafamda bir başlık belirleniyor; mesela diyorum ki; uzun vadeli oyunlarla ilgili bir şeyler hazırlamalıyım. İçinde ne olacağını bilmiyorum, başladığım anda. Hangi
Warren Buffett sürekli kullandığımız bir söz olarak bir keresinde şöyle demişti: “1. Kural: Para kaybetme. 2. Kural: Asla birinci kuralı unutma ve yatırım dünyasında öğrenmen gereken yegâne kural seti de budur.” Diye aktarmıştı bir yatırımcı için en önemli şeyleri. Bu sözü çok mu
Sahip olmak isteyeceğim neredeyse her şeye sahibim. Henüz elde edemedikleriminse yolumun üzerinde duran sadece birer checkpoint olduğunu çok iyi biliyorum. Nereye doğru gittiğimden oldukça eminim ve yolun sonunda beni ne beklediğinden tamamen haberdarım. Bugün, ömrümün geri kalanında bir daha hiçbir şey üretmeden,
Küçük bir notla başlayalım önce. Yakın bir zamanda podcastin ekşi sözlük başlığında uzun bir eleştiri girilmiş. Çok hoşuma gitti, aslında eleştirilen şey yayınlarda geçen fikirlerden birisi ve böyle şeyler üzerine konuşmayı da çok sevdiğim için o fikir üzerine bir giriş yapmak istedim.
Dünyayla ilgili yanlış giden birçok şey var. Etrafımıza baktığımızda çok fazla aramamıza da gerek kalmıyor, olumsuzlukları bulmak için. Gözümüzün içine kadar sokuluyorlar genellikle, elimizdeki mobil cihazlar vasıtasıyla veya daha büyük ekranlardan. Günlük ortalama ekrana bakma sürelerimiz sanırım bize ait olmayan 24 saatimizin,
Bugün her üç ayda bir yaptığımız gibi bir çeyreklik değerlendirme paylaşacağım. Üçüncü çeyrek özellikle diğer kıyaslama araçlarına göre değerlendirdiğimizde Borsa İstanbul tarafında çok ciddi bir performans ortaya çıktı. Piyasa zamanlamasıyla ilgili de aslında bize çok şey anlatıyor bu sonuç. Tüm bunlar üzerine
Bugün Howard Marks’ın son makalesi ya da memosu diyebileceğimiz yeni paylaşımı üzerine konuşmak istiyorum. Şöyle bir başlık atmış yazıya, eğer Türkçe’ye çevirirsek: “Az Kaybeden mi, yoksa Daha Fazla Kazanan mı?” İşte bu soru, bana kalırsa bir yatırımcının sorması gereken en önemli sorulardan
Varlıklı olmakla, yani bir büyüme yaratarak varlıklara ulaşmakla; varlıklı kalabilmek arasında çok ciddi farklar var. İkisi de bir bakıma bambaşka yetenekler gerektiriyor gibi görünüyor. İşte bugün, daha önce pek konuşmadığımız bir konu olan başlangıçlar ve sonuçlar üzerine, açılışlar ve oyun sonları üzerine
Hayat en hızlı gidenin kazandığı bir yarış değil, bir müzik gibi aynı ve müzik dinlerken 2x 3x hıza alarak dinlemenin hiçbir anlamı olmayacaktır. Aynı zamanda hayatın müziğinde; soloların ve pik noktaların, inişlerin çıkışların yanında, sessizlik de vardır. Bu sessizlik de soloya ve